Değişim neden zor?
Nihayet, hayatınızda hoşunuza gitmeyen, canınızı sıkan şeyin peşine düştünüz ve değişim için kocaman bir adım attınız. Bu yolculuğa çıkarken, bir seminer, bir kitap ya da bir koç size ışık oldu .
Hayatınız da ki tüm sorunların sorumluğunu alarak başladınız işe, evet her şeyin sorumlusu benmişim ve sadece bakış açımı değiştirdiğimde sorun ortadan kalkabiliyor muş.. Bu harika !
Farkındalığın ve kendi gücünü hissetmenin titreşimi oldukça yüksek. Öyle ya belki yıllardır kurban enerjisi ile ailenizi, arkadaşlarınızı, patronunuzu ya da hayatı suçlayıp durdunuz. Ve gücünüzü başkalarına verdiğiniz içinde güçsüz kaldınız.
Fark ettiniz ve tekrar kendi gücünüzü almaya karar verdiniz. Her şey ilk günler çok güzel heyecan dolu olacaktır. Ama bir süre sonra yani sizin bu yeni durumunuza karşın egonuz rahatsız olacaktır. Ben ona asistan diyorum. Yani tüm kararlarımızı sürekli not alan ve yeri geldiğinde kararları büyük bir ciddiyetle bize tekrar hatırlatan ve ilk karardan asla dönmeyen ( tabi ki ikna yöntemleri var) disiplinli bir asistan.
Rahatsız olacak çünkü onun yaşam amacı neredeyse güvende kalmak yani mevcut durumun devamlılığını korumak tek görevi. Çünkü zamanında ona bu kararı siz yazdırdınız. Ve buna öyle inandınız ki o da bunu kanun gibi not aldı.
Sevgili asistanınız rahatsız olduğunda bilin bakalım ne olacak? O da sizi rahatsız etmeye başlayacak. Asistan ya geçmiş kayıtları denetler ve size getirir ya da gelecek hakkında varsayımlarda bulunur. Tek sustuğu ve dinlediği alan ŞİMDİ’dir. Şimdi de sizi dinler ve notlarını almaya devam eder.
Onunda görevini yaparken kullandığı taktikler var. Ya sizi geçmişe götürerek endişelendirir ya da geleceğe götürerek korkutur !
Böyle durumlarda yapmanız gereken en önemli şey onu dinlemektir. Ve söylediği şeyi ciddiye alarak yeni hayatınız hakkında ona bilgi vermektir.
Diyelim ki küçükken çok sevdiğiniz bir lunaparka gittiniz ve çok eğlendiniz. Fakat dönüşte babanız neden yokken size bağırdı ve o çok güzel gününüz bir kabusa dönüştü. Ve sizde bir karar aldınız ve ne zaman güzel şeyler yaşarsam sonunda hayal kırıklığına uğruyorum ve bu beni çok üzüyor. Ne zaman çok mutlu olsam bir sorun çıkıyor. Ben mutluluğu, güzel şeyleri hak etmiyorum dediniz. Asistanınız da boş durmadı ve bu inancı not aldı:)
Uzun yıllar zaten kurban enerjisinde yaşayıp zaten kendinizi güzel şeylerden mahrum bıraktınız. Buraya kadar sorun yok. Zavallı siz!
Peki, sonra hayatınızın kahramanı olmaya karar verdiniz ve gücünüzü aldınız.
Asistan eski kayıtları buldu ve size hatırlatıyor : Mutluluğu, güzel şeyleri hak etmiyorsun!
Dikkat, ne zaman ki içsel rehberliğimizle asistan (ego) çakışır o zaman canımız yanar. Ve bu çakışma mesafesi birbirinden ne kadar uzaksa canımızın acısı o kadar fazla olur.
Peki ne yapmalıyız?
Öncelikle bunun bir gerçek olmadığını ve asistan kaydı olduğunu , geçmişte aldığım ve artık işime yarayan bir karar olmadığını fark etmekle başlayabilirsiniz.
Sonra yeni kararlarınızla, yeni hayatınızla ilgili değişimi sevgili asistanınızı aydınlatmak, bilgi vermek ve ikna etmekle devam edin.
Hemen bir günde bir dakika da ikna olup hayatınız birden değişebilir mi? Evet mümkün , ancak; unutmayın ki bu inançla belki de yıllarca yaşadığınız yani bu değişim için kendinize bir zaman verin. Ne zaman, nerede deneyimlediğiniz bu kayda ne kadar inandığınız ya da değişime olan isteğinizi gücü bu süreyi belirleyecektir.
Bu süreçte yani asistanızla olan ilişkiniz de belki de en önemli olan şey kendinize tanıyacağınız süre olabilir.
Unutmayın! Siz patronsunuz ve asistanınız sadece sizin aldığınız kayıtları size hatırlatıyor sizin iyiliğiniz için.
Siz inanırsanız o da inanır 🙂
Siz inanırsanız EVREN’de size hizmet eder.
Tüm değişimler önce zihinde başlar
Sevgilerimle
Ayşegül Demirel
Comments (1)
Merhabalar