Neden Sürekli Erteleriz ?
Erteleme konusu hayatımızın bir çok alanında karşımıza çıkan ve fark etmez isek enerjimizi aşağı çeken bir konu. Ertelemek aslında hayatımızı yaşarken yolumuzu bulmamızda yardımcı olan bir sinyaldir. Tabi ki ciddiye alırsak !
Yani bu sinyali görmezden gelip, ben her şeyi erteliyorum! ben böyleyim! zaten beceremiyorum gibi kendinizi, amacınıza hizmet etmeyen bir şekilde tanımlamaya başlayabilir ve bu durumun kurbanı olmayı seçebilirsiniz. Bu alanda maalesef çözümolmayacaktır. Ve eylemsel çözümlerin hepsi bir süre sonra daha da büyük ertelemeler getirecektir.
Ama, bu duruma bir sinyal olarak bakmak, yani yaşadığınız sorunun gerçekten sizi bir yerlere taşıyacağını fark etmek tahmin edemeyeceğiniz kapılar aralayacaktır. Önünüze çıkan konu her ne ise, demek ki onu yapmak için mevcut ruh haliniz ya da frekansınız konuyla ilgili hizalı değil. Bu durumda yapmak istemeyeceğiniz şey her ne ise, ya zorunda olarak yapacak ki bu ilerleyen zamanda mutsuzluk ve hatta depresyon olarak yerini alır. Ya da erteleyeceksiniz.
Aslında erteliyorsanız kendinizi tebrik edin:) Evet yanlış duymadınız tebrik edin. Ertelemek sizin bulunduğunuz ruh haline uymayan herhangi bir deneyimi hayatınıza almamayı seçmeniz demektir. Peki tebrik ediyorsam neden kendimi kötü hissediyorum? Çünkü kendimize erteleme izni vermek yerine bunu yapmalıyım, mecburum ,zorundayım bakış açısıyla yaklaşıyoruz. Ve ertelediğiniz konuda kendinizi tebrik etmek yerine suçluyorsunuz. Bu durumda kendinizi iyi hissedemezsiniz. Ve ikinci adım ertelediğiniz konu ne ise hemen masaya yatırın. Erteliyorsanız yapmak istemiyorsanız demektir. Bu da bir nevi zorundalık, mecburiyet yani negatif enerji doğuracaktır. Bu masaya yatırma konusuna ikinci yazımda yer vereceğim.
Durun ve hatırlayın, sizin sevmediğiniz, istemediğiniz bir şeyi yapmama hakkınız var . Bir şekilde öğrendiniz ki, istemesek ,sevmesek bile yapmak zorundayız. Peki bu bilgi doğrumu? sorgulayın , gerçekten bu hayatı deneyimlerken sevmediğimiz, istemediğimiz bir şeyi yapmak zorunda olduğumuzu bize kim söyledi? Kim öğretti? Bu cümlelerin yüzde yüz doğru olduğunu kim söyledi? Peki ben bu doğruyu kabul etmeli miyim? Kendi doğrumu bulabilir miyim? Sadece sevdiğim şeyleri yaparak yaşayabiililr miyim? Bunu yapan birileri var mı hayatta? Onlar nasıl yapmışlar?
Cevap kocaman bir evet. Sadece sevdiğiniz şeyleri yaparak hayatınızı yaşamaya hakkınız var. Ve bu sadece bir seçim.
Hemen şimdi bu seçimi yapamayabilirsiniz ama buna hakkınız olduğunu bilin ve artık yeni amacınız bu bilgiyi hayata geçirmek olsun.
Kendinize, yaşamınıza ait bilgileri gözden geçirmek ve kuralları ya da öğretileri tekrardan oluşturmak için izin verin.
Bu kısımda bir kağıt alın ve ikiye bölün . Sol tarafına zorunda hissettiğiniz, mecbur olduğunuz ve ertelediğiniz her şeyin listesini yapın .
Örneğin elbise dolabınızı düzenlemek, üniversite sınavlarına çalışmak ,çöpü dökmek ya da çocuğu okula bırakmak, okuldan almak?
Bu maddelerin her birinin karşısına bunu nedene yapmak istemiyorum? Cevabını yazın. Aslında sorununuzun cevabı bu sorunun yanıtında olacak. Elbise dolabımı düzenlemek ya değiştirmek istemiyorum. Çünkü kilo aldım ve hiç bir kıyafetim olmuyor bununla yüzleşmeye hazır değilim. Ya da yeteri kadar sevdiğim geniş bir dolabım yok ve bununla yüzleşmeye hazır değilim.
Fark ettiyseniz sorun ortaya çıkmaya başladı. Çıkan sorunu netleştirmeniz çözüme ulaşmak için önemli bir adım:)
Mini notlar :
Ertelemek bir alışkanlık haline gelmiş ve yukarıda bahsettiğim gibi konun kurbanı haline gelmiş olabilirsiniz . Öncelikle fark edin.
Ertelemek istediğiniz konu ya da konular kendinize erteleme izni vermediğiniz halde yaşam enerjinizi aşağı çekecektir. Önce bunu yapmama seçeneğiniz olduğunu hatırlayın. Ve bu konuda kendinize izin verin.
Ertelediğiniz şey ne ise onu yapmadan önce en çok sevdiğiniz ya da çok yapmak istediğiniz farklı bir eylemi yapın Böylelikle enerjiniz yükselecek ve ertelediğiniz konuyu daha keyifli bir alandan gerçekleştirebilirsiniz.
Ertelediğiniz konuyla ilgili belkide farklı bir çözüm üretmenin zamanı gelmiş olabilir? Örneğin konu ev işleri olabilir ve bu durumda belki de aile fertlerinden yardım almalı veya sıralı bir sisteme geçiş yapmanız gerekebilir.
Tüm değişimler önce zihinde başlar…
Bir yanıt yazın